Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin

Denizin Dalgasına Asılmış Düşler- Jüpiter Yengeçte

Yaşam Sırrı, Yaşayandadır ve Gördüğünüz Her Şey Canlıdır

Jüpiter yengeçte nasıl tarif edilir? Her sabah uyandığınızda, demir almak üzere bir hazırlığa giriştiğinizi düşünün. Evden çıkışınız, yeni ufuklara yelken açışınız olsun. Yanaşacağınız kıyılar, çok iyi bildiğiniz bir yer olabilir. Yine de denizin sağı solu belli olmaz. Bir bakmışsınız sular sakin, bir bakmışsınız bir fırtına tutmuş sizi.

Yaşamın Halleri

Yaşam, denizler gibidir. Bazen çarşaf gibi bazen ağzı köpürmüş… Onu durgun gördüğünüzde ne yapsanız umurunda değilmiş gibi gelir. Bu haliyle tıpkı dikkati sizde olmayan bir ebeveyn gibidir. Siz de fırsattan istifade hınzırca planlar yapmaya başlarsınız. Biraz yaramazlıktan kimseye zarar gelmez diye düşünürsünüz. Hatta haddinizi aşar “bir kereden bir şey olmaz” dersiniz. Sanki “hafıza” denen bir şey yokmuş gibi!

Dalgalar, gökyüzüne doğru yükselip intihar eden balinalar gibi ardı sıra kendilerini kıyıya vurduğundaysa içinizi büyük bir korku kaplar. Artık ne yapsanız onunla iletişim kuramazmışsınız gibi gelir. Sizi yutmak istercesine genişleyip daralan girdaplarıyla canınıza kastettiğini düşünürsünüz. Sizi cezalandırıyordur. Belki de bunu hak ettiniz.

Anlamlandırmak

İşin ilginç olanı nedir biliyor musunuz? Sizin anlamlandırmanız. Deniz durgundu. Siz buna bir anlam yüklediniz. Deniz dalgalı, her zaman ya da çok kez olduğu gibi bunu da es geçmediniz. İnsanın Yaratan’la kurduğu ilişki de böyledir. Bize onun cezalandırdığı öğretilir. Halbuki o sadece varlığını sürdürmektedir. Turgut Uyar’ın şu dizelerine uzanalım:

Sizin alınız al, inandım.

Morunuz mor, inandım.

Tanrınız büyük, âmenna.

Şiiriniz adamakıllı şiir,

Dumanı da caba.

Ama sizin adınız ne

Benim dengemi bozmayınız.

Bütün ağaçlarla uyuşmuşum,

Kalabalık ha olmuş, ha olmamış.

Sokaklarda yitirmiş, cebimde bulmuşum.

Ama sokaklar şöyleymiş,

Ağaçlar böyleymiş,

Ama sizin adınız ne

Benim dengemi bozmayınız.

Aşkım da değişebilir, gerçeklerim de.

Pırıl pırıl dalgalı bir denize karşı

Yan gelmişim diz boyu sulara,

Hepinize iyi niyetle gülümsüyorum,

Hiçbirinizle dövüşemem.

Siz ne derseniz deyiniz

Benim bir gizli bildiğim var,

Sizin alınız al inandım,

Sizin morunuz mor inandım,

Ben tam dünyaya göre,

Ben tam kendime göre,

Ama sizin adınız ne

Benim dengemi bozmayınız.

Denge (Tel cambazının tel üstündeki durumunu anlatır şiirdir)

Turgut Uyar (1927 – 1985)

Yetişkin Olmak

Bir yetişkini bir çocuk ya da ergenden ayıran, onun artık yaşamın sorumluluğunu alabileceği olgunluğa gelmesidir. O seçimler yapar. Öncelikler belirler. Ödeyeceği bedelleri göze alır. Gerektiğinde buna psikolojik hazırlık yapar. Ve devam eder. Kimseyi suçlamadan… Kimseyi cezalandırmaya kalkışmadan. Ceza “karşılık” anlamına gelir ve yaşam size ona verdiğinizin karşılığını verir.

Alışveriş

Kimin size ne verdiğine bakmayın. Onun size verdiği, ne almak istediğiyle ilgilidir. Hayatın size ne verdiğine, sizin hayata ne verdiğinize bakın. Öyle değilmiş gibi görünse de ne ekerseniz onu biçiyorsunuz. Rüzgâr eken fırtına biçiyor.

Savaşa Yumulmak

Kendinizi içine gömdüğünüz savaşlar vardır. Bunların içinde kendinizi uyuşturursunuz. Bu daha az hissetmenizi, daha az kendinizle buluşup kendi sesinize kulak vermenizi sağlar. Bunu yapmazsam ölürüm dediğiniz birçok şeyi yapmadığınızda çok kez ölmezsiniz. Ölüm korkusuyla yaptığınız birçok şeyse sizi günden güne çürütür.

Kibir Kulesi

Kibir, çok farklı şekillerde kendini gösterir. Sizsiz olmasın, sizinle ilgili her şey hafızalara kazınsın, siz artık orada olmasanız da size duyulan hayranlık, artık içinde hayat olmayan o ağaç kabuğu orada dimdik dursun istersiniz.

Mutluluk Ülkesi

Ve bir gün bir üflemeyle nalları dikersiniz. Sizi temsil edeceğini düşündüğünüzün ömrü de sizden çok daha uzun olmaz. Herkes unutulmaya mahkumdur. Elinizde kalacak bir şey varsa o da hatırlayacaklarınız olacaktır. Ve bir gün hatıralarınız sizden bağımsız ortalıkta dolaşan hayaletlere dönüşür. Mutlu hayaletler vardır. Mutsuz olanlar da… Mutluluk ne olduğu değil, olanı sizin nasıl karşıladığınızla ilgilidir.

Suyun Altında Yaşam

Suyun altında bir dünya var. O dünya siz, o dünyayı dolduran her şey, bedeniniz… Geçip gidiyorsunuz. Bir dost tebessümünde kurulan düşlerde kalıyor benliğiniz… Adaleti siz sağlayacak değilsiniz. Adalet, bir yetişkindir. O üzerine düşeni yerine getirir. Sizin sadece kendi üzerinize düşeni fark etmeniz gerekir. Yaratan bir tane, onu algılayanların ona dair yarattıklarıysa yeryüzünde nefes alan canlı kadardır.

Sonuç: Yaşam Yolu

Değişim, zincirlerinizin farkına vardığınızda başlar. Onu kırmanız gerekmez. Zarifçe boynunuzdan çıkarmanız yeterlidir. Yol, böylelikle açılır. Ve su akıp yolunu bulur.

Astrolojik Danışman

Hüseyin Akdağ

Leave a Reply

Mail Listemize Kayıt Olun.

Bültenimize kaydolduğunuzda en son haberlerimiz, tekliflerimiz ve etkinliklerimiz ile güncel kalın.

Haftaiçi 10:00-18:00
Cumartesi 10:00-13:00

Hüseyin Akdağ © 2022 | Tüm Hakları Saklıdır.

×
×

Cart